Yine nehirde süzülüyordum. Ancak bu kez nefes aldığımda ciğerlerim, etrafımı saran çamurlu suyla dolmuyordu. Bedenim bu kâbustan önceki kadar hafifti hâlâ. Nehirde süzülüyor, öfkeli akıntının sürüklemesinden etkilenmiyordu.Artık bir şeyler farklıydı; bu karanlık, beni kıvrandıran sahne, korkunç rüyalarımda yaşadığım sahnenin neredeyse aynısıydı. Neredeyse... Çünkü bu kez boğulan ben değildim. Oydu.
Araf'ı daha önce kitap önerileri videosunda görmüştüm,sonra araştırdım filan konusu da hoşuma gitti.Ekitap olarak indirmiştim bu seriyi okuyacaktım ama sonra unuttum gitti.Geçenlerde de Halk Kütüphanesine üye oldum gezerken Araf ile karşılaştım dedim ve aldım okudum.
Bu kadar girizgah sonrası biraz konuya değiniyim.Amelia adında bir kızımız var ve ölü yani hayalet.Kendisi hakkında hiç bir şey bilememektedir.Ne soyadını,yaşını,ailesini,nasıl öldüğünü.Sadece Yüksek Köprü'de boğulduğunu bilmektedir ve hep oralarda dolaşmaktadır.Bir gün yine dolaşırken birinin yine aynı yerde boğulduğunu görür ve yardım etmeye çalışır ama elinden bir şey gelmez.Çünkü onu kimse göremez ve o kimseye dokunamaz.Ama bu sefer farklı olur biri onu duyar Joshua.Olaylar bundan sonra başlar.Kim olduğuna nasıl öldüğüne dair cevapları teker teker öğrenirler.
Kitap üç seriden oluşuyor.Araf-Ayrılık-Ağıt şeklinde.Diğer kitapları kütüphanede bulamazsam ekitap şeklinde okumayı düşünüyorum.Kitaptan bir puan kırdım oda baya bi hafif olduğundan büyükanne Ruth biraz daha olaylara dahil olmasını isterdim ya da Eli'nin daha fazla karışmasını.Ama şu sıcak günlerde çerezlik hafif bir şey isteyenlere tavsiye ederim.
Puanım 4/5
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder