26 Aralık 2019 Perşembe

Erik Ağacı - Ellen Marie Wiseman


Kitabın Adı:  Erik Ağacı
Yayınevi: Arkadya Yayınları
Türü: Dram
Sayfa Sayısı: 512 
Basım Tarihi: 2016
Puanım: 4/5

Arka Kapak Yazısı: Köklerin neredeyse orada çiçek açarsın…

Büyükannemin söylediği en güzel sözdü bu. Çünkü kökün ne kadar güçlü olursa vereceğin meyve de o kadar güzel olur. Ancak benim meyve verecek dallarımı daha on yedi yaşındayken kırdılar. Dün ile bugün arasında öyle çok fark var ki… Isaac ile erik ağaçlarının arasında koşturup, birlikte büyüdüğümüz küçük Alman köyüne rüzgârlı tepeden baktığımız günler çok mu geride kaldı şimdi?

1938 yılının sonbaharı, neden savaşı beraberinde getirdi ki? Sürekli kulağımda yankılanan bomba ve siren seslerini kim silecek? Ailem ve ben sığınağa tam vaktinde gidebilecek miyiz düşüncesinden ne zaman kurtulacağım peki?

Neyi özlüyorum biliyor musunuz? Isaac ile birlikte yumuşacık ekmek üzerine sürüp yediğimiz erik reçelinin tadını. O erik reçeli benim çocukluğum, hayallerim ve umutlarımdı. Ah Isaac… İnançlarımız yüzünden bu savaş bizi ayırsa da kalbimdeki seni nasıl alacaklar? Ben, Christine Bölz, her neredeysen orada senin yanındayım. Seni seviyorum, sevgilim ve senden hiç vazgeçmeyeceğim. Hem aşk için kimler neleri feda etmedi ki…

Ardımda Kalanlar ile gönülleri fetheden Ellen Marie Wiseman, bu kez Erik Ağacı ile okuyucularıyla buluşuyor. Annesinin hayatına dayanan hikâye cesareti, kurtuluşu, kalp kırıklıklarını ve aşkla uyanan umudu müthiş bir gerçeklikle anlatıyor.   

Yorumum:Savaşın ortasında yeni filizlenen bir aşk yitirilen umutlar yaşamlar.Hikaye 2.Dünya savaşı sırasında Almanya'da geçmektedir.Nazi Soykırımı'nın olduğu zamanlarda geçiyor.

Yazar alman ve annesi büyükannesi savaşı görmüş yaşamış bir insan.Bir gün bir arkadaşıyla Almanya ve Hitler hakkında konuşurken ilham gelmiş ve kitap yazmalıyım demiş.Ve yine diyor ki kitabımın satmasını istiyorsam aşk eklemeliyim diye düşünmüş.

Dram yüklü bir kitap.Bir yandan ailesini bir yandan aşkını Isaac'ı düşünen Christine Bölz. dik durmalı dayanmalı üzülmenin sırası değil bunların bilincinde biri.Bombaların patladığı sığınaklara koşulduğu satırları okurken içiniz ürperiyor.

Kitap ilk başlarda biraz sıkıcıydı kendini tekrarlıyor gibiydi ilk 200 sayfası ilk 100 sayfa olsaydı daha iyi olurdu.Sonradan açıldı olaylar olmaya başladı ve sonunun nereye varacağını merak etmeye başladım.İlk başlarda elimde sürünen kitabın kalan yarısını bir günde okudum.

"Demek böyle oluyor,diye geçirdi aklından.Hayatın akışına kapılacağım.Yaralarım,alıştığım güzel anılarla kabuk bağlayacak.Umarım sık sık güzel anlar yaşarım ve uzun sürerler.Çünkü geçmişte yaşarsam hayatta kalamayacağım."

4 yorum:

  1. Bu kitapla ilgili genellikle olumlu yorumlar okudum ama benim bir ön yargım vardı. Yayınevi ve kapağından dolayı Sarah Jio tarzında bir kitap diye düşündüm. Bu yüzden ilgimi çekmedi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sarah Jio'da sevdiğim bir yazar kafa dinlendiren sakin güzel olur kitapları ama bu biraz daha dram ağırlıklıydı.

      Sil
  2. hıms fena değilmiş. o dönem romanlarına pek alışık değiliim :)

    YanıtlaSil